Seçer, sezaryenle doğan minik Ali Eren ile buluştu

Mersin Büyükşehir Belediye Lideri Vahap Seçer ve Meral Seçer, sarsıntı felaketinin akabinde Mersin Büyükşehir Belediyesinin dayanaklarıyla Hatay‘ın Samandağ ilçesinden Mersin’e getirilen ve bebek memnunluğu yaşayan Çakır çiftini hastanede ziyaret etti. Lider Seçer ve Meral Seçer, bu anı 4 yıldır bekleyen ve yeni doğum yapan anne Sara Çakır ve baba Becerikli Çakır ile özel hastanede bir ortaya gelerek memnunluklarını paylaştı.

Mersin Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamaya nazaran, anne Sara Çakır, baba Yetenekli Çakır ve dünyaya yeni gelen minik Ali Eren Çakır’ı ziyaret eden Lider Seçer ve Meral Seçer, aileye Mersinli bir hayırsever vatandaşın da konutlarını açacağının muştusunu verdi. Ziyarete, hastanenin İdare Şurası Lideri Opr. Dr. Mehmet Deniz Örener ve Bayan Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Haldun Canova da katıldı. Lider Seçer ve Meral Seçer, Opr. Dr. Canova’nın gerçekleştirdiği operasyonla sağlıklı bir biçimde dünyaya gelen minik Ali Eren’i sevdi.

Ailenin 4 yıllık bebek hasreti Mersin’de sona erdi

Mersin Büyükşehir Belediyesinin Zelzele Uyum Merkezi tarafından Hatay‘dan Mersin’e getirilen Çakır çifti, 4 yıldır bekledikleri bebek hasretine Mersin’de kavuştu. Hatay‘ın Samandağ ilçesinde felaketi yaşayan depremzede aile, Büyükşehir Belediyesi takımlarınca Mersin’e getirilerek Yenişehir Fuar Alanında hazırlanan konaklama merkezinde konuk edildi. Fuarda misyonlu bir yetkilinin fark etmesi üzerine anne Sara Çakır, özel bir hastaneye kaldırıldı ve doğumu burada yaptı. Bebeklerine yaşadıkları acı olay sonrası kavuşan depremzede aile, hislerini ve yaşadıklarını da Lider Seçer ve Meral Seçer ile paylaştı. Aile, Seçer ve takımına de teşekkür etti.

“İsmi ile yaşasın”

Başkan Seçer, gerçekleştirdikleri ziyarette minik Ali Eren’i severek, “İsmi ile yaşasın. Büyük geçmiş olsun. Mersin’e Samandağ’dan geldiniz değil mi? Ben 2’nci gün oradaydım. Çok hasar gören yerlerden bir tanesi sizin Samandağ. Bilhassa o girişte baktım sağlı sollu inanılmaz hiçbir şey kalmamış” dedi.

Anne Sara Çakır da “Hiç mesken diye bir şey kalmamış. Uygun ki sizin üzere beşerlerle karşılaştık. İnanın o kadar yardım ettiler ki. Yani kiminle karşılaştıysam o kadar büyük yardımı oldu ki. Çok teşekkür ederim” diye yaşananları aktarırken, baba Becerikli Çakır da Mersin’e nasıl geldiklerini anlatarak, “Mersin halkı çok duyarlı” diye konuştu.

Hastane idaresine ve Opr. Dr. Canova’ya teşekkür eden Seçer, aileye bilgi vererek, “Gerçekten onların size çok büyük bir katkısı, takviyesi oldu. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Durumu hastaneye bildirmiş arkadaşlar. Çabucak kabul etmişler. ‘Herhangi bir ücretleme de yapmayız, tabi ki bu acılı günde temel olan milletimize sahip çıkmak, yardımlaşmak’ dediler telefonda. Nitekim biz de çok duygulandık. Çabucak sizi buraya getirmişler ve sağlıklı bir bebeğimiz olmuş. Sizin de sıhhatiniz güzel. Haldun hocamla konuştum; ‘anne de, bebeğimiz de iyi’ dedi” tabirlerini kullandı.

“Herkese kapımız açık”

Mersin halkının çok hassas olduğunu vurgulayan Seçer, “Buranın özelliği şu; Türkiye’nin her yanından gelen beşerler var. Onların her birinin başka bir kıssası, mazisi var. Bu acılarınızı onlar çok uygun anlayabiliyor. Neden bir insan doğduğu yeri bırakıp bir öbür kente gelsin? İşte bu türlü acılar yaşayabilir, orada makûs olaylar yaşayabilir, ekonomik dertler yaşar. ‘Gideyim çoluğuma çocuğuma daha hoş bir gelecek kurayım’ diye gelir. Acılı insan gelir ya da daha çok ‘güzel hayat yaşayayım’ diyen gelir. Fakat acılar çeken, problemler yaşayan, sizler üzere bu türlü hiç hesapta olmayan badireler geçiren beşerler tabi ki doğaldır. Burası, her köşesi sizin, Türkiye’nindir. Mersin’imize herkesin gelmesini isteriz, herkese de kapımız açık. O manada da milletimizin bağrına basarız” halinde konuştu.

Çok üzüldüğünü ve 5 gün boyunca sarsıntı bölgesinde olduğunu söyleyen Seçer, “Dün yeniden Hatay‘ın merkezindeydim. Perşembe günü tekrar Hatay merkezdeydim. Salı günü yeniden oradaydık. Adıyaman, Maraş; bütün bölgeyi dolaştık, bütün ilçeleri dolaştık. Diyarbakır, Şanlıurfa, Gaziantep’in İslahiyesi’ni, Nurdağı’nı. Çok büyük hasarlar var lakin 3 ilimiz, başta sizin Hatay’ın Samandağ, Defne ve Antakya; büyük geçmiş olsun” dedi.

“Her vakit devletin kurumları olarak belediyelerimizle yanınızdayız”

Aileye müjdeli bir haber veren Meral Seçer de “Hastaneden çıkınca hayırsever bir vatandaşımız konutunda konaklatacak” formunda konuştu. Lider Seçer de bu müjdenin üzerine, “Harika. Bunu da yeni duyuyorum. Bana da sürpriz oldu. O vatandaşımızın da gönlünden o denli gelmiş. Sizi dinlendirir birkaç gün. Ondan sonra Allah kerim. Her vakit devletin kurumları olarak belediyelerimizle yanınızdayız” diye konuştu.

Baba Becerikli Çakır ise Lider Seçer’e teşekkür ederek, “Türk halkı kenetli. Sıkıntı günlerinde, acı günlerinde Türk halkını kimse yıkamaz. Ben istekli arkadaşları gördüm, herkes birbirine yardım etmek için uğraşıyor. Türk halkı çok hassas. Güç günde birbirini tutuyor” dedi.

“Milletimizi büyük yapan da bu”

Başkan Seçer ise “Milletimizi büyük yapan da bu. Bu zelzele çok büyük bir felaket, hakikaten çok hüzünlüyüz. Çok kayıplarımız var, çok ıstıraplar var. Lakin milletimizin de bu bahiste ne kadar alicenap bir millet olduğu, hassas olduğu, nitekim insani vasıflarının ne kadar ön planda olduğunu herkes de görüyor. Tüm dünyadan da yardım geldi” diye aktardı.

“Kendi canımı hiçe saydım”

Anne Sara Çakır, doğum sürecinde yaşadıklarını anlatarak, “Başkanımız bize hastaneyi ayarladı, hastaneye geldik. Doğum oldu, çok şükür bebeğimize kavuştuk; Ali Eren doğdu. Uzun vakit bekledik. Tüp bebek tedavisiyle gebe kaldım. Sonra da 9 ay zati güç bir süreçti. O son günü asla unutamam. O kadar korktum ki, kendi canımı hiçe saydım. Yalnızca bebeğime bir şey olmasın, en azından onu göreyim, en azından ona kavuşayım istedim. ‘Ne olacaksa sonra olsun’ diye düşündüm. Anlatılmaz hisler içindeyim. Çok şükür Allah bizi kavuşturdu. Eşimin yardımı olmasa katiyetle biz oradan çıkamazdık. Eşime ‘öleceksen birlikte sarılıp birlikte ölelim’ dedim. O kadar berbattı ki duvar üstümüze çöktü. Kapı açılacak üzere değildi. Biz nasıl çıktık, nasıl geldik inanın bilmiyorum. Eşim bu kadar direnmeseydi o meskenden çıkamazdık. Allah razı olsun hepinizden” sözlerini kullandı. – MERSİN