ÖĞRETMEN ÇİFT VE İKİ ÇOCUĞUYLA ‘DEPREME DAYANIKLI’ DİYE TAŞINDIKLARI KONUTTA ÖLDÜLER

HATAY SAMANDAĞ’da sarsıntıya sağlam olduğu fikriyle, 3 yıl evvel yeni konut alan Refik-Özge Çapar çifti, sarsıntıda enkaz altında kalarak, iki çocuklarıyla birlikte hayatlarını kaybetti. Akrabaları, enkaz altında kalan ailenin cenazelerine üç gün sonra ulaşabildi. Refik Çapar’ın yengesi Meryem Çapar, “Kredi çekip 3 yıl evvel yeni yapılmış bir konut aldılar. Müteahhit sarsıntıya sağlam diye pazarlıyordu. Çok para ödediler. Hala taksit ödüyorlardı. Sarsıntıda birinci çökenlerden oldu. Eski meskenleri yıkılmadı, içindekiler sağlam çıktı” dedi.

Samandağ‘da öğretmen Refik ve Özge Çapar çifti, çocukları Nora (17) ve Doruk Ali (10) ile birlikte, 3 yıl evvel, sarsıntıya sağlam olduğunu düşündükleri yeni yapılmış bir apartmandan daire satın aldı. Kredi ödemesi devam eden konutları birinci sarsıntıda çöktü. Çapar ailesi hayatını kaybetti. Refik Çapar’ın yengesi Meryem Çapar, müteahhitin zelzeleye güçlü diye pazarladığı meskeni, çok yüksek bir fiyatla satın aldıklarını, kredisini ödemeye devam ettiklerini söyledi. Çapar “Apartmanın en üst katında oturuyorlardı. Cenazelerine 3 gün sonra ulaşabildik. Baba kız birbirlerine sarılarak ölmüşler. Bina çabucak çökmüş, hiç kıpırdayamamışlar. Sonraki gün eşini bulduk. En küçük çocukları da odasındaydı” diye konuştu.

CENAZELERİ KAZMA VE KÜREKLERLE ÇIKARDILAR

Meryem Çapar, sarsıntısı kabus üzere yaşadıklarını anlatarak, “Depremle uyandık, dışarı sıkıntı çıktık. Meskendeki eşyalar üstümüze dökülmeye başladı. Dışarıda felaket bir yağmur yağıyordu, hava çok soğuktu. Üstümüzde yalnızca pijamalarımız vardı. Kayınvalidemler karşıda oturuyor ve konutları çok eski, eşim ve kardeşleri onları çkardı. Şükür, güzellerdi. Otomobillere geçtik, artçı zelzeleler devam ediyordu. Kaynımın telefonu birkaç sefer çaldı, karşılık yoktu. İnşallah bir şey olmamıştır diye dua ettik. Gün aydınlanınca otomobille merkeze gittiler, felaketti. Baktılar ki apartman yerle bir olmuş. Yardım yoktu, köye döndük. Bayanlar olarak biz de çıkarmak için gittik. Kazma ve küreklerle çıkardılar” dedi.

3 GÜN SONRA CENAZELERE ULAŞTIK AFAD gruplarının enkazdan ses gelmediği için müdahale edemeyeceğini söylediğini belirten Meryem Çapar, “Bizimkiler en üst katta oturuyordu. 3 gün sonra evvel kaynımla kızına ulaştık, birbirlerine sarılmış haldeydiler. Bina çabucak çökmüş, hiç kıpırdayamamışlar. Sonraki gün eşini bulduk. Üçünü defnettik. En küçük çocukları Doruk Ali’yi aramaya devam ettik. Yavrum odasındaydı, o da hiç kıpırdayamamış” dedi.

“NORA TIP OKUMAK İSTİYORDU, ALİ ÇOK HOŞ PİYANO ÇALARDI”Eski diye taşındıkları meskenin hala ayakta kaldığını söyleyen Çapar, “Kredi çekip, 3 yıl evvel yeni mesken aldılar. Eski diye konutu değiştirdiler ve hala taksit ödüyorlardı. Bina birinci çökenlerden, eski konutları yıkılmamış. İçindekiler sağlam bir halde çıktı. Mithat Gür isimli bir müteahhitten aldılar. Adamın yaptığı bütün binalar yıkıldı, o gece kaçmış, bulunamadı. Samandağ’da bir çok binası var. Zelzeleye güçlü diye pazarlıyordu. Çok para ödediler. Meskeni alırken sonradan fiyatı yükseltti, bir sürü de zorluk çıkarmıştı. Bizimkilere mezar oldu. Kaynım ve eşi öğretmendi. Kızları Nora 17 yaşındaydı, üniversite imtihanlarına hazırlanıyordu. Derslerinde başarılıydı, imtihanlarda derece yapıyordu. Tıp okumayı çok istiyordu. Oğuları Doruk Ali ilkokul dördüncü sınıftaydı. O da çok başarılıydı, çok hoş piyano çalıyordu. Hayatımız bir gecede yerler bir oldu” diye konuştu.

Görüntü dökümü————————Meryem Çapar ile röportaj-Ailenin kaldığı çadırlardan detaylar-Ailenin detayları

-Ölenlerin fotoğrafları

– Hatay