Hatay’da enkazdan kurtarılan bayan “hayat boşluğu”ndan elini gruplara uzattığı anı unutamıyor

Kahramanmaraş merkezli sarsıntılardan etkilenen Hatay’da eşi ve kızıyla 80 saat sonra enkazdan kurtarılan 52 yaşındaki Mine Kaya, hayat boşluğundan elini gruplara uzattığı anı unutamıyor.

İskenderun ilçesinde yaşayan 52 yaşındaki Kaya, sarsıntıya eşi Ahmet ve 16 yaşındaki kızı İlayda Kaya ile 5 katlı Dönmez Apartmanı’nda yakalandı.

Çay Mahallesi’ndeki apartmandan “ses duyulması” üzerine yürütülen çalışmalarda, zelzeleden 80 saat sonra yaralı olarak kurtarılan Kaya ailesinin tedavisi sürüyor.

Mine Kaya, zelzele anında ve yıkılan apartmanın enkazında yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.

“Depremi hissedince üçümüz bir anda kalkıp birbirimize sarıldık”

Deprem başladığı anda çok şiddetli halde sarsıldıklarını aktaran Kaya, şöyle devam etti:

“Depremi hissedince üçümüz bir anda kalkıp birbirimize sarıldık. Çabucak akabinde tavan aşağıya çöktü. Bir boşluk oluştu, hava alabiliyorduk lakin eşimin üstüne tavanın büyük bir modülü düştü. Bacağına ve beline denk geldi. Çok çaba etti lakin o taşı üzerinden atamadık. Elimizden bir şey gelmedi. Muhakkak bir mühlet sonra beli ve ayağı uyuşmaya başladı. Biraz daha vakit geçince ‘Hissetmiyorum.’ dedi. Hava aldığımız için şanslı hissediyorduk kendimizi lakin eşimin üzerine o kesim düşmeseydi daha uygun olacaktı. Ortamızda konuşuyorduk.”

Kaya, arama kurtarma takımlarına seslerini duyurmak için uğraş ettiklerini belirterek, daima yardım davetinde bulunduklarını kaydetti.

“Hiçbir an ümitsizliğe kapılmadık”

Enkazdan 80 saat sonra kurtarıldıklarını lisana getiren Kaya, yaşadıklarını şöyle söz etti.

“Hiçbir an ümitsizliğe kapılmadık. Matkap sesi daima yaklaşıyor, daha sonra uzaklaşıyordu. Matkap sesi yaklaştığı vakit kurtulacağımız için her keresinde ümitlendik. Düş üzereydi, bir anda grupların sesini duyduk. Bir boşluk vardı. Uzattığım elimi tuttular. O an o denli hoş bir memnunluk yaşadım ki tanım edilemez. Bizi çıkardıklarında güneşi gördüm, havayı aldım. İnanılmaz bir his. Allah kimseye yaşatmasın. Enkaz altında kalmak çok berbat bir hismiş.”