Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan zelzeleye Hatay’da yakalanan CHP’li vekilin argümanlarına cevap

TBMM Genel Heyeti’nde yaptığı konuşmada, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli sarsıntılara Hatay’ın İskenderun ilçesindeki konutunda yakalandığını belirten CHP Milletvekili Suzan Şahin, “Hatay’a vaktinde gelmediniz. Hatay’ı bahtını terk ettiniz. Hatay’a kefen bile vermediniz. İnsanları enkaz altında ıstırapları ile bıraktınız” tabirlerini kullandı.

“GARİP GARİP KONUŞMALARINI DİNLİYORUM”

Meclis kürsüsüne vura vura konuşan Şahin’in kelamlarına karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan geldi. Seçim kararını açıkladığı basın toplantısında hususla ilgili değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, “Parlamentoda muhalefetin kimi temsilcilerinin garip garip konuşmalarını dinliyorum. Bizim bölgeye ne vakit gittiğimizden haberi olamayan garipler, birinci gün Bakan arkadaşlarım külliyen sarsıntı bölgelerindeydi” dedi.

“BİZ YARALIYIZ, HANIMEFENDİ KONUŞUYOR”

Açıklamasının devamında “Bütün bunlarla birlikte belediye liderlerimiz zelzele bölgelerindeydi” diyen Erdoğan, şöyle devam etti; “Bende çabucak 2. gün sarsıntı bölgesine ulaştım. Arından ikinci çeşitte da Devlet Bey’le birlikte buraları dolaşmaya tıpkı halde sayın Destici ile dolaşmaya başladık. Biz yaralıyız, hanımefendi konuşuyor. Hatay milletvekili olmak seni bir yere kadar bağlar. Biz yalnızca Hatay değil, 11 ilin 11’inde de tıpkı hassasiyetle çalışmalarımızı sürdürüyoruz, sürdürmeye devam edeceğiz.”

CHP’Lİ ŞAHİN NE DEDİ?

İşte CHP’li Şahin’in Meclis’te yaptığı konuşmadan satırbaşları: “Hatay… 10 ilin toplamından daha fazla can verdik. Buradan arkadaşım sayıyor ‘Falan yere şu kadar kurtarma, falan yere…’ İskenderun’u saydın mı? İskenderun’a gelmedi. 400 göçük, 2 bin apartman yıkıldı. 35 kişi arama kurtarma takımına soruyorum ‘Nasıl çalışmalısın’, ‘Biz takım çalışırız’ diyor. 77, 100 olsun; 100 göçüğe gittiniz, 300’ünde kimse yok. Sekiz gün gelmedi, birçok göçüğe uğramadılar. Sebep? Hani biz uzaya gidiyorduk, hani Avrupa bizi kıskanıyordu, hani. Neredeydiniz? ‘AFAD neredeydi, Kızılay neredeydi, asker neredeydi?’ deyince kızıyorsunuz. Ben askerime canımı veririm, asker benim kırmızı çizgim fakat o askeri oraya yığmayan iradeye söylüyorum.

Hatay’a vaktinde gelmediniz, Hatay’ı mevte terk ettiniz, Hatay’a kefen bile vermediniz, 40’lı 40’lı kıyafetleriyle battaniyelere, kimileri da sarılı olmayan bacaklarıyla gömüldüler, kimileri gömülemedi bile, uzun günler sıra beklediler. Hataylılara birinci gün bir bardak su dahi vermediniz; insanları enkaz altında, yakınları enkaz altında, başlarında üzüntüleriyle bıraktınız; ailemiz, yakınlarımız, sevdiklerimiz gitti. Siz istekli gelenlere AFAD yeleği giydirdiniz, siz istekli gelenlere asker kıyafeti giydirdiniz. Onları korumak mıydı gayeniz, acziyetinizi kapatmak mı?”