Ttb’den Hatay Raporu: “Binaların Yıkımı, Enkaz Kaldırma ve Süreksiz Depolama Alanlarına Taşınması Mevzuata ve Bilimsel Kriterlere Uygun Yapılmamaktadır”

Türk Tabipler Birliği (TTB) Emekçi Sıhhati ve İşyeri Hekimliği Kolu, Hatay Müşahedeleri Kıymetlendirme Raporu’nu yayınladı. Raporda, “Binaların yıkımı, enkaz kaldırma ve süreksiz depolama alanlarına taşınması ve ayrıştırılması basamaklarının hiçbiri mevzuata ve bilimsel kriterlere uygun yapılmamaktadır. Tozdan kaynaklı meselelerin önlenmesi maksadıyla ortam ölçümleri ve buna bağlı olarak çalışanların tozun tesirlerinden korunmalarını sağlamak için rastgele uygulamaya rastlanmamıştır” denildi.

Türk Tabipler Birliği (TTB) Personel Sıhhati ve İşyeri Hekimliği Kolu, Hatay Müşahedeleri Kıymetlendirme Raporu’nu yayınladı. Raporda, şu saptamalara ve değerlendirmelere yer verildi:

“BİNALARIN YIKIMI MEVZUATA VE BİLİMSEL KRİTERLERE UYGUN YAPILMAMAKTADIR”

“Hem bizim müşahedelerimiz hem de bölgedeki insanların transferine nazaran binaların yıkımı, enkaz kaldırma ve süreksiz depolama alanlarına taşınması ve ayrıştırılması basamaklarının hiçbiri mevzuata ve bilimsel kriterlere uygun yapılmamaktadır.

Bölgedeki inşaat ve moloz iş alanlarının tamamında önemli bir iş yetiştirme baskısı bulunmaktadır. Bu baskı ortamı, Personel Sıhhati ve İş Güvenliği (İSİG) önlemlerinin uygulanmasını ve denetlenmesini zorlaştırmaktadır. Bu ortamda çalışmak zorunda kalan İSİG çalışanlarının önemli gerilim yükü bulunmaktadır. Yaklaşan lokal seçimin beraberinde getirdiği politik tasaların personel sıhhati ve iş güvenliği önlemlerinin göz gerisi edilmesine yol açması kabul edilemezdir. İSİG önlemlerinin uygulanmadığı bu ortamda, meydana gelecek kazaların ve ölümlerin sorumluluğu İSİG çalışanlarında değil, patronların ve devletindir.

“ÇALIŞANLARIN TOZUN TESİRLERİNDEN KORUNMALARINI SAĞLAMAK İÇİN RASTGELE UYGULAMAYA RASTLANMAMIŞTIR”

Çok sayıda inşaat işinin, moloz kaldırma çalışmasının devam ettiği kent merkezinde gözle görülür bir toz yoğunluğu bulunmaktadır. Kısa, orta ve uzun vadede en kıymetli tehlikelerden biri olacağı öngörülen hava kirliliğine bağlı sıhhat sıkıntılarının önlenmesine ait ortam ve sıhhat nezaretlerinin yapıldığı rastgele bir iş alanı görülmemiştir. Hiçbir çalışma alanında Tozla Gayret Yönetmeliği gereği tozdan kaynaklı meselelerin önlenmesi gayesiyle ortam ölçümleri ve buna bağlı olarak çalışanların tozun tesirlerinden korunmalarını sağlamak için rastgele uygulamaya rastlanmamıştır.

Yıkım ve moloz ayrıştırma süreçlerinin hiçbirinde Asbestle Çalışmalarda Sıhhat ve Güvenlik Yönetmeliği’nin gereklerinin yerine getirildiğine dair bir müşahede yapılamamıştır. Çalışma sürecinin hızlandırılması ve bilhassa lokal seçimlere kadar bitirilmesi istikametindeki yaklaşım sebebiyle bunun yapılamayacağı, konuşulan bütün yetkililer tarafından açıklıkla tabir edilmektedir.

“SULAMA YAPILMAYAN SÜREÇLER KONUSUNDA YASAL OTORİTELER ŞİKAYET EDİLMESİNE KARŞIN HİÇBİR SONUÇ ALINMADI”

Bina yıkımı ve moloz ayrıştırma süreçleri sırasında uygulanabilecek en kolay ve somut önlemlerden biri sulama yapılmasıdır. Hem bizim gözlemlerimizde hem de bölgedeki insanların aktardığına nazaran bu süreçler sırasında sulama yapılmamaktadır. Bu süreçler sebebiyle kentte gözle görülür toz bulutları oluşmaktadır. Sulama yapılmayan süreçler konusunda yasal otoritelere şikayet edilmesine karşın, hiçbir sonucun alınmadığı bölgedeki beşerler tarafından aktarılmıştır.

Bölgedeki inşaat ve moloz iş alanlarının, gözlemlendiği kadarıyla tamamında personel sıhhati ve iş güvenliği hizmetleri Ortak Sıhhat Güvenlik Üniteleri (OSGB) eliyle yürütülmektedir. Alanda iş yapmakta olan yüzlerce taşeron ve bunların anlaştığı bir o kadar OSGB’nin bulunduğu bu ortamda, İSİG hizmetlerinin yalnızca kağıt üzerinde görüldüğü, alanda rastgele bir tesirinin olmadığı gözlenmektedir.

“ÖLÜME YOL AÇACAK İŞ KAZALARINI ÖNLEYECEK TOPLU MUHAFAZA ÖNLEMLERİNİN UYGULANMADIĞI GÖZLEMLENMİŞTİR”

İş makineleri operatörleri çoğunlukla şantiyelerde günübirlik çalışmaktadırlar. İnşaat alanlarına çalışmak üzere giren bu operatörlerin İSİG eğitimi alıp almadıklarına, sıhhat nezaretlerinin yapılıp yapılmadığına ve uygun ferdî gözetici ekipmanlarının bulunup bulunmadığına dair denetimler yapılmamaktadır. İnşaat alanlarında, yüksekten düşme üzere gerçekleşmesi durumunda yüksek ihtimalle vefata yol açacak iş kazalarını önleyecek toplu müdafaa önlemlerinin uygulanmadığı gözlemlenmiştir.

İnşaat ve moloz iş alanlarındaki çalışanların ferdî kollayıcı ekipman kullanımında eksiklikler göze çarpmaktadır. İş ayakkabısı bulunmayan, uygun iş eldiveni kullanmayan personeller gözlemlenmiştir. Hiçbir iş alanında teneffüs kollayıcı maskelerin kullanıldığı gözlemlenmemiştir. İş makineleri operatörlerinin, alanda çalışırken araç içinde olmalarından dolayı tozdan etkilenmeyeceklerine dair yaygın bir yanlış bilgi olduğu görülmüştür. Bu durum, İSİG eğitimlerinin içeriği, niteliği yahut gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda kuşku uyandırmaktadır.

“DENETİMLERİ YAPILMAYAN BU ÇALIŞMA ORTAMLARINDA GERÇEKLEŞECEK VEFATLAR İŞ CİNAYETİDİR”

Gözlemlediğimiz iş alanlarında, gerçekleşmesi mümkün iş kazaları ve meslek hastalıkları bizim açımızdan öngörülemez ve önlenemez değillerdir. Kontrol sorumluluğu dahil bu iş alanlarının nasıl inançlı hale getirileceği bilinmektedir. Gerekli önlemlerin alınmadığı ve kontrolleri yapılmayan bu çalışma ortamlarında gerçekleşecek ölümlerin iş cinayeti olacağı unutulmamalıdır.”