Hatay’dan acı haber geldi; 180 gün sonra kızı ve torununun cenazesine ulaştı

HATAY’ın Antakya ilçesinde yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği, 250 daireden oluşan Rönesans Rezidans‘ta yaşayan öğretmen Biray Beşerikli (35) ile kızı Nazende Dila Açıkgöz’den (6) deprem gününden sonra haber alınamadı. 17 gün boyunca enkaz başında bekleyen ve kızı ile torununun bulunması için DNA testi veren Mehmet Beşerikli (63), zelzeleden 180 gün sonra DNA eşleşmesi ile hayatını kaybeden kızı ve torununun mezar yerini öğrendi. Aldığı telefonun akabinde heyecanlandığını belirten Beşerikli, “O an için dünyanın en keyifli insanıydım. Hem buruk sevinç hem hüzün var. Hepsini bir ortada yaşıyorum” dedi.

Kahramanmaraş merkezli zelzelelerin vurduğu Hatay‘da, Antakya ilçesi Ekinci Mahallesi’nde 2013’te tamamlanıp, ‘Cennetten bir köşe’ sloganıyla daireleri satılan, 12 katlı Rönesans Rezidans da yerle bir oldu. Toplam 250 daireden oluşan rezidansta yüzlerce kişi hayatını kaybetti. 5 yıl evvel eşinden ayrılan sınıf öğretmeni Biray Beşerikli de 4 yıl evvel taşındığı bahçe katındaki dairede, kızı Nazende Dila Açıkgöz ile birlikte yaşıyordu. Biray Beşerikli ile kızı Nazende Dila Açıkgöz, enkaz kaldırma çalışmalarının 17’nci günde tamamlandığı Rönesans Rezidans’taki kayıp onlarca kişi ortasında yer aldı. Enkaz altında kalan kızı ve torununu bulmak için arama kurtarma çalışmalarını takip eden Beşerikli ailesi, çalışmalardan rastgele bir sonuç alamadı. Sahiplerine ulaşılamayan cenazeler DNA örnekleri alınıp çeşitli mezarlıklara defnedilirken, sarsıntıdan 1 hafta sonra Mehmet Beşerikli, 2 hafta sonra ise eşi Nilay Bulgurcu Beşerikli İsimli Tıp Kurumu’na gidip DNA testi verdi.

HABER 6 AY SONRA GELDİ

Geçici olarak Bursa’daki Gençlik Spor Vilayet Müdürlüğü’ne ilişkin misafirhaneye yerleşen Mehmet Beşerikli, 6 ay sonra, 4 Ağustos Cuma günü, beklediği haberi aldı. Cumhuriyet savcısı tarafından aranan Mehmet Beşerikli, kızı Biray Beşerikli ve torunu Nazende Dila Açıkgöz’ün mezarının belirlendiğini söyledi. Aile, aldıkları haberle birlikte, Hatay‘a gitti. Gıyabi cenaze namazı kılıp, kızı ve torunu için dua eden Mehmet – Nilay Beşerikli, gelen acı habere sevindiklerini söyledi. Kızı Biray Beşerikli’nin Hatay Şehitler Mezarlığı’nda 915 numaralı mezara, torunu Nazende Dila Açıkgöz’ün ise 369 numaralı mezara defnedildiğini belirten Mehmet Beşerikli, zelzele anını aklından çıkaramadığını söyleyerek, “O an bizim için kıyamet alameti üzere bir şeydi. Neye uğradığımızı şaşırdık. Ben de birebir olayı yaşadım. Dünyanın sonunun geldiğini düşündük. Bir an evvel dursun diye dua ettim. Sözler kifayetsiz kalıyor. Eşimle birlikte evdeydik. Oğlum yeni evlendi, o kendi konutundaydı. Kızım da sitedeydi. Kızıyla birlikte yaşıyordu. Biz, eşimle birlikte o anı yaşadık” dedi.

‘HABERİ ALINCA DONDUK KALDIK’

Kızı ve torununun mezarlarının bulunduğu an buruk bir sevinç yaşadığını belirten Mehmet Beşerikli, “Biz birinci hafta müracaatımızı yaptık. Çıkan cenazeleri de takip ediyorduk lakin birinci günlerde arama kurtarma grupları bize çıkan cenazeleri göstermediler. Hangi hastaneye gideceğimizi bilmiyoruz. Gerilerinden gitsek, çıkan cenazeleri göremeyeceğiz. Onların takibini yapamayacağız. Ortam karışıktı. Her şey birbirine girdi. Biz de müracaatımızı yaptık. Birinci hafta ben, ikinci hafta eşim DNA örneğini verdi. Ortadan 6 ay geçti. Bizi 6 ay sonra cumhuriyet savcısı aradı. Kalbim yerinden fırlayacaktı, çok heyecanlıydım. DNA eşleşmesinin gerçekleştiğini, cenazelerin bulunduğunu söyledi. O an için dünyanın en keyifli insanıydım. Hem buruk sevinç hem keder var. Hepsini bir ortada yaşıyorum. Eşim de yanımdaydı, o da hareketsiz kaldı. Donduk kaldık. Birkaç gün sonra İsimli Tıp Kurumu’ndan yüzde 99,9 mutlaklaşmış sonuçları geldi. Bizim için gözümüz aydın diyorum. Darısı öbür depremzede kardeşlerimizin başına. Onlara inşallah umut oluruz. İnşallah onların da beklentileri sona erer” sözlerini kullandı.

‘TORUNUMUN DOĞUM GÜNÜ’

Mezar yerlerinin belirlenmesinden 5 gün sonra, torununun doğum günü olduğunu söyleyen Mehmet Beşerikli, “Bugün torunumun doğum günüydü. Cennette meleklerle birlikte kutluyordur. Kendisi hem şehit, hem melek. Bizim haberimizin olması 6 ay sürdü fakat buna da şükür. 6 ay sabrettik, dua ettik. Çok memnunum, çok huzurluyum. Hem buruk sevincim var hem kederim var. En azından cenazelerimize kavuştuk. Darısı öbür depremzedelerin başına. Ayın 4’ünde haber geldikten sonra 6’sında kesin raporu aldık. Gıyabında eş, dost, akrabalarla cenaze namazlarını kıldık. Hatimlerini indirdik. Daha sonra oradan ayrıldık.  Devletimizden Allah razı olsun. Bizden dayanaklarını esirgemeyen Bursa Gençlik Spor Vilayet Müdürümüz Rahmi beyefendiden Allah razı olsun. Çok teşekkür ediyoruz. Daima bizim gerimizde durdular” diye konuştu.

‘6 AYDIR HÜZNÜMÜZÜ YAŞAYAMADIK’

Acılarının hala taze olduğunu lisana getiren anne Nilay Bulgurcu Beşerikli ise hislerini şu sözlerle tabir etti:

“Kayıp kızımızı ve torunumuzu çok şükür bulduk. İnşallah arafta olan bütün beşerler için umut olur. Bizi aradıkları vakit ‘Size ne diyeceğimizi bilmiyoruz’ diyorlar. Gözünüz aydın diyebilirsiniz. Biz 6 aydan beri hüznümüzü yaşayamadık. İnancımıza sarılıyoruz, dua ediyoruz fakat bize yerine ulaşmış üzere gelmiyor. ‘Buradan da okusanız gider’ diyorlar ancak bize o denli gelmiyor. Artık en azından yerleri belirli. Acımızı gömdüğümüz bir yer var. Dua edebiliyoruz. Çocukları bulup mezarlarının başına gittiğimizde, yüreğimiz genişledi. Somut acıya dokunabilmek, ‘İşte buradalar. Artık yerleri belli’ diyebilmek çok mühimmiş. Kimi şeyler nimetmiş. Biz bunu anladık. Ağlayabilmek, cenazeni gömebilmek, onların ortaya çıkması, bunlar nimet olur mu? Biz bir tek parmaklarına razıydık. Bir parmakları çıksın razıyız diyorduk. Acı bitmeyecek. Sırtımızda bir yük vardı, onu elimize aldık. Onla hayatımızı idame ettireceğiz. Rabbim bütün hayatını kaybedenlere rahmetiyle muamele eylesin.”